12 Mayıs 2014 Pazartesi

Toyota Verso-S


Ülkemizde üretilen Verso'yu iyi bilmenizle birlikte Verso-S modelini hiç duymamış, görmemiş olabilirsiniz. B sınıfı altyapılı kompakt MPV segmenti bu model aslında Japonya pazarı için de düşünülmüş hakiki bir Kei otomobili. Orijinal dizaynı sağdan direksiyonlu olan model, bu sebeple trafiğin bize göre ters istikametlerde aktığı ülkelerde 2010 yılından beri segmentinde Honda Jazz, Nissan Note gibi modellerle mücadele etmekteydi.


 Toyota'nın İngiltere'deki merkezinde güncel ürün gamının Keen-Look tasarım felsefesine adapte edilen yeni Verso-S makyajla birlikte tüm donanımlarda standart olarak yer alacak mercekli ön farlar, LED gündüz farları ve arka far grubu, yeni tasarımlı 16" alaşım jantlar, lastik basınç kontrol sistemi gibi özelliklere kavuşmuş. Ayrıca dış tasarımda yapılan değişikliklerle sade tasarımdan kurtulup gövdedeki çizgiler vurgulanmış.

 Orta ve üst donanım seviyelerinde sunulan yeni Toyota Touch Go 6.1" ebatındaki ekran üzerinden çalışan TomTom navigasyon sistemi, Google Street View, Google Search ve Panaromio gibi hizmetlerden de istifade ederek Birleşik Krallık'taki müşteri kiltesinin ilgisini çekeceğe benziyor.

 1.33 Dual VVT-i benzinli motorda 6-ileri düz ve CVT otomatik şanzıman seçenekleri yer alırken dizel motor seçeneğinde 1.4 litre hacimli D4-D motor görev yapıyor.

 Tüm bu özellikleriyle pazarımızda da rahatlıkla kendine yer bulacak bu modelin hangi sebeplerden ötürü ülkemize gelmediğini bilmemekle birlikte geldiği taktirde B sınıfı kompakt MPV segmentinde ciddi bir oyuncu olacağını tahmin etmek güç değil.

11 Mayıs 2014 Pazar

Audi yeni 3.0 TDI motor ailesini tanıttı

 Ingolstadt'lı üreticinin otomotiv endüstrisinde çığır açan direkt enjeksiyonlu ve turbo beslemeli dizel motoru çeyrek asrı geride bırakırken TDI teknolojisinin gelişimi durmaksızın devam ediyor. Audi geçtiğimiz 8-9 Mayıs tarihlerinde düzenlenen Viyana Motor Sempozyumu'nu yine boş geçmedi ve yeni 3.0 TDI güç ünitesi ailesini tanıttı.



 Dizel motorun gücü ve kullanışlılığını dünyaya tanıtan ilk motor 2.5 R5 TDI ardından Audi, takip eden yıllarda bu motorun ürettiği güç skalasını 2.0 I4 TDI ünitesine emanet etmiş ve Allroad, A6, A7, A8 ve Q7 gibi ağır siklet modeller için ilk kez 2004 yılında üretim bantlarından inen 3.0 V6 motoru kullanmaktaydı. 10 yıldır hizmet veren bu motor ailesi artık hem BMW kanadından gelen 3 litre V6 dizel motorların performans-tüketim değerleriyle rekabet etmekte zorlanırken hem de 2015'tan sonra geçerli olacak EU6 emisyon normlarını tutturamıyordu. Yeni geliştirilen 3.0 TDI motorla bu sorunlara çözüm bulunmuş ve Audi'nin eli güçlenmiş.

 Audi, egzoz beslemeli turbo şarjlı direkt enjeksiyonlu yeni 3.0 TDI motorların iki farklı güç çıkışı olacağını belirtiyor; 160 kW (218 beygir) ve 200 kW (272 beygir). Karşılıklı 90 derecelik açıyla yerleştirilen 6 silindirli motorun tam hacmi 2,967cc olarak açıklanıyor. Modele göre farklılık göstererek 600 Nm'ye kadar maksimum torka sahip olacak yeni motorlarda artan güç ve tork değerlerinin beraberinde %13 daha az yakıt tüketecekleri vurgulanıyor.

 Dizel motorlardan çıkan yoğun kokulu kara dumana karşı özel bir fobileri olan(!) Kuzey Amerika pazarını da gözeterek "Clean Diesel" sloganı adına yapılan geliştirmelerde Audi'nin katalitik konvertör, partikül filtresi ve SCR enjeksiyon parçalarını tek bir gövdede birleştirerek yanma reaksiyonun son halkasına eklendiği belirtiliyor.

 Değişken geometrili turbo, yeniden tasarlanan krank mili, sürtünme katsayısı azaltılmış piston yuvaları ve termal yönetim sistemleri sayesinde yeni 3.0 TDI motorla gelecek Audi'ler 100 km'de 15g daha az CO2 salacaklar.

6 Mayıs 2014 Salı

Jeep Cherokee (Avrupa versiyonu)


4x4 ve SUV denince akıllara ilk gelen ve hatta halk arasında bu tip araçlara verilen genel ismin sahibi Jeep, orta sınıf SUV segmentinin efsane ismi Cherokee'nin tepeden tırnağa yeniden tasarlanmış yeni modelini Avrupa yollarına çıkarıyor.



 Fiat-Chyrsler grubu ortaklığında Amerika kanadının altyapı-/platform devşirdiği ilk model olan Dodge Dart, Avrupa'da rekabetin en sıkı olduğu C segmenti için geliştirilen Alfa Romeo Giulietta'nın nimetlerinden faydalanmıştı. Compact U.S. Wide ismi verilen bu platformun başarılı yol tutuş ve sağlamlık potansiyelinden istifade etmek isteyen Jeep, orta-sınıf SUV segmentindeki rakipleri Toyota RAV4, Honda CR-V, Subaru Forester gibi çok satan modellere cevap vermek için onların oyun alanına modern bir dış tasarımla dahil olmak istemiş ve karşımıza Jeep tarihinin en radikal değişikliklere gidilmiş tasarımına sahip yeni Cherokee ile çıkmıştı.


Avrupa pazarı için üretim bandından inen yeni Cherokee'lerin büyük bir kısmı, Fiat imzalı yeni geliştirilen 2.0 litrelik Multijet II motorun 170 ve 140 beygirlik motorlarından istifade edecek. 170 beygir güç çıkışlı motor ünitesi yeni geliştirilen ZF üretimi çift kavramalı 9-ileri otomatik şanzımanla eşleşirken, 140 beygirlik gücü azaltılmış ünite yeni geliştirildiği söylenen bir 6-ileri düz şanzıman ile eşleşecek. Farklı güç çıkışlarına sahip olan Multijet II motorunun 1,500 d/dk'da ürettiği 350 Nm maksimum tork değeri her iki ünitede de değişmiyor. Zaten 1,5 ton ağırlığı aşan Cherokee'nin sürüş keyfi açısından yeterli ivmelenmeyi sağlaması bu hayati değere sahip düşük devirde elde edilen yüksek torktan sağlanıyor.



 İç mekanda da düz paneller, keskin çizgiler ve sert (ama dayanımı yüksek) plastikten oluşan kabini geride bırakan yeni Cherokee, Dodge ürün gamından alışa geldiğimiz parçalar kullanıyor. Daha oval hatlar ve yumuşak dokulu materyallerin kullanıldığı iç mekanda sektörün en başarılı infotainment sistemlerinden biri olan U-Connect'in 5 inç ve 8.4 inç'lik versiyonları tercih edilen donanım seviyelerine göre konsolun göğüs kısmında yerini alıyor. Üst seviye donanımlarda koltuklar ve iç mekanda bolca deri kullanımı göze çarpıyor.

 Longitude, Limited ve Trailhawk isimlendirmeleriyle 3 farklı donanım seviyesinde gelecek yeni Cherokee'lerin giriş seviyesi donanım ve 140 beygirlik motor seçeneğinde güç yalnızca ön tekerleklere aktarılacakken, Trailhawk donanımı Jeep markasının elinde bulundurduğu tüm patentli off-road özelliklerden istifa edecek.

 Yeni Jeep Cherokee ülkemize iki farklı donanım seçeneği ile geliyor ve fiyatları da resmi olarak açıklanmış;

-  2.0 Multijet II 170 beygir motor 9-ileri otomatik şanzıman, Longtitude donanımıyla 56.600 € + 2.193 TL

-  Limited donanımıyla 63.110 € + 2.193 TL'den satışa sunuluyor. 

24 Nisan 2014 Perşembe

Nissan'dan Dünya'nın İlk Kirlenmeyen Otomobil Prototipi

 Nissan'ın İngiltere'de bulunan Avrupa yerleşkesinde daha az yakan motorlar, daha hafif arabalar, daha kaliteli iç mekan gibi çalışma alanlarından başka uğraştığı konular da var. "UltraTech International Inc" firmasının patentini elinde bulundurduğu yeni geliştirilen bir boya, bizleri sık sık kirlenen arabamızı yıkama/yıkatma külfetinden kurtaracak önemli bir gelişme olarak gözüküyor. Başlıkta "kirlenmeyen" ifadesini kullansam da Nissan aslında insanların aklını çelebilmek için daha afilli bir ifade kullanmış; "kendi kendini temizleyen otomobil".



 Nissan Avrupa Teknik Merkezi'nden mühendisler bu teknolojiyi denemek için yeni nesil Note'u tercih etmişler. Videoda ve görselde göreceğiniz üzere "super-hydrophobic" ve "oleophobic" özellikleri olan boyayla kaplanan yüzey, normalde aracımızın gövdesine yapışması, bulaşması gereken her türlü sıvı karışım kiri def ediyor.

 Nissan kaynakları ne yazık ki bu boyanın yakın gelecekte seri üretim bantlarında uygulanmayacağını, ancak opsiyon listesinde yer alıp bayiilerde Nissan garantisiyle uygulanacağını dile getiriyor.

22 Nisan 2014 Salı

Kış lastiklerini çıkarma zamanı geldi de geçiyor

 Ülkemiz Karayolları Trafik Kanunu'nun 2012-2013 kış mevsiminde önce ticari araçlara, ardından 2013-2014 kış sezonu mevsiminde en az 4 tekerlekli tüm motorlu taşıtlara getirdiği "kış lastiği takma zorunluluğu" yönetmelik değişikliği, artırılan denetimlerle vatandaşın azımsanmayacak bir çoğunluğunun bu tip lastiklere geçmesine vesile olmuştu.

4 Mevsim lastik        |           Kış lastiği 



 2013 Kasım ayından itibaren ülkemizin değişken iklim koşulları da gözetilerek kuzey bölgelerimiz ağırlıklı olmak üzere bu lastiklerin kullanımının denetimleri başlamıştı. 2013 Aralık ayı başında ülkemizi vuran ilk soğuk ve karlı hava sisteminde uyarılara aldırış etmeyen bir çok sürücünün başı hem artan fren mesafesi yüzünden meydana gelen kazalar, hem de kesilen cezalar yüzünden epeyce ağrımıştı.

 Sonrasında elimizde olmayan sebeplerden ötürü mevsim normallerinin üzerinde sıcaklıklarda ve yağışsız bir kış geçirmemize rağmen bu denetimler yer yer devam etti ve insanlar hava koşullarına bakmaksızın bu lastiklere geçmeye devam ettiler.



 Tanesi 100-300 TL gibi bir fiyat aralığında değişkenlik gösteren kış lastikleri maliyetli olmaları sebebiyle tüketicilerin bütçelerini zorladıkları için kimi araç sahipleri maalesef 20+ C derece hava sıcaklıkları, 30-40 C derece asfalt yüzey sıcaklıklarına rağmen bu lastikleri kullanmaya devam ediyor. İnsanlar hem bir sonraki kış kullanmaları gereken 7 C derece ve altı sıcaklıklarda çalışması uygun olan lastiklerinin ömrünü kısaltıyor, hem de aşırı yumuşak hamurun getirdiği uzayan fren mesafesi riskiyle can ve mal güvenliklerini tehlikeye atıyorlar.

 22 Nisan tarihine geldiğimiz sıcak bir bahar gününde halen insanların kış lastiklerini kullanıyor olmaları, kamuoyunun yeteri kadar bilinçlendirilmemesinden de kaynaklanıyor. Sırf ceza yememek için ya da '4 Mevsim' lastiklerinin diş derinliği yetersiz geldiği için lastiklerini değiştiren sürücüler, şimdilerde 4 Mevsim / Yaz lastiklerine dönmeyi unutuyor ya da maliyetli buluyor.

 Benim buradan tüm okurlara ve araç sahiplerine naçizane tavsiyem, kış lastiklerinizi bir an önce uygun muhafaza koşullarında rafa kaldırın ve eğer kondisyonları iyiyse eski 4 Mevsim / Yaz lastiklerinize, değilse yeni alacağınız 4 Mevsim / Yaz lastiklerinize geri dönüş yapın. Yoksa sizleri artan yakıt tüketimi, gereksiz yere hamuru aşınan kış lastikleri, artan fren mesafesi vb. olumsuzluklar bekliyor.

 Farınız açık, kemeriniz takılı, aracınızın hayati parçaları bakımlı durumda olsun. Yolunuz açık olsun...

17 Nisan 2014 Perşembe

2015 Ford Mustang, Empire State'in zirvesinde

 Ford'un New York Auto Show'a özel olarak yaptığı tanıtım etkinliklerinden biri de, yeni nesil Mustang modellerini Empire State binasının 83. katında -83. kat zirve değil ama aracın sığabileceği en yüksek yer- sergilemesidir. 70'li yıllarda ortaya çıkmış bu fikir geçen yıllarla beraber geleneksel hale gelirken, bu organizasyon sayesinde fuar ziyaretçilerine yeni Mustang ile Manhattan'ın eşsiz manzarasında tanışma ve fotoğraf çektirme imkanı sağlanıyor.


 Tabii akıllara 1,5 ton ağırlığı aşan bir otomobilin 83. kata yani 300 metreyi aşan yükseklikteki küçük bir terasa nasıl çıkarıldığı sorusu geliyor, gelin Ford Amerika'nın resmi Youtube kanalındaki videolarla aklınıza takılanlara yanıt bulalım.

 Seri üretimden bantlarından gelen bir 50. Yıl Özel Ford Mustang modeli, atölyede uygun şekilde sökülerek ve parçaları kesilerek Empire State'in yük asansörlerine ve vinçlerine uygun olarak paketleniyor.



 Ardından bu parçalar 83. kattaki terasta birleştiriliyor. Tabii bu sergi modelinin o yükseklikte ve dar bir mekanda motora ihtiyacı olmadığından gerçek modelden tek eksiği motoru.



 Ve işte bu işin arka planındaki isimlerden Mustang'in Empire State binasının tepesine çıkarılmasının hikayesi...