21 Şubat 2012 Salı

Geçmişten Gelen Geleceğin Mobilleri: Elektrikli Otomobiller


Geçmişten Gelen Geleceğin Mobilleri: Elektrikli (Hybrid, Plug-in Hybrid, EV (zero emission) Araçlar







 Gün geçtikçe azalan fosil yakıt kaynakları, bu yüzden artan yakıt fiyatları, her gün milyonlarca ton salınan C02 in sebep olduğu sera etkisi... bütün bunlar insanlığı geri dönüşü olmayacak bir yola sürüklüyor. Bu gidişatın kötü olduğunun farkında olan gelişmiş ülkeler, hem atmosfere saldıkları CO2 miktarı açısından en öndeler hem de bu gidişata dur demek için yürüttükleri çalışmalarda da en ilerideler. Özellikle konforlarından feragat edemeyen, etmek istemeyen Kuzey Amerikalı türdeşlerimiz, bu konuda kısa zamanda çok yol kat ettiler...
 

  Elektrikli araçların bir asırı biraz geçik tarihçesine baktığımızda, içten yanmalı motorların henüz tam gelişmiş ve verimli olmadığı zamanlarda oldukça popüler olduklarını biliyoruz. Ne zaman ki, Ford gibi dayanıklı, güçlü, (görece) az yakıt tüketip, çok mesafe gidebilen ve seri üretime geçilmesinden dolayı maliyeti daha az olan otomobiller yolları işgal etmiş, o zaman insanoğlu elektrikli araçları bir köşeye itmiş...
                                                                                                                                                                              
<<<< 1904 model, Alman üretimi elektrikli otomobil

1913, Thomas Edison ve elektrikli otomobil   >>>>


Yaklaşık 100 yıl süren bu sessizliğin arkasındaki en temel sebepler; batarya teknolojisinin gelişmemesi ve fosil yakıtlara erişim olanaklarının artmasıdır. Ancak 1973'de yaşanan büyük Petrol Krizi gibi önemli tarihsel dönüm noktaları, insanoğluna her zaman yenilenebilir kaynaklardan enerji elde etmesi gerektiğini hatırlatmış ve o zamandan bu zamana alternatif enerji kaynaklarıyla çalışan otomobillerin tasarımı ve üretimi konusunda büyük gelişmeler kaydedilmiştir. 
 


Dünya'daki ilk seri üretim Hybrid otomobil: Toyota Prius 1st gen 1997
2003-2009 yılları arasında üretilen ve içten yanmalı otomobil modelleri kadar yüksek satış rakamları elde eden Toyota Prius 2nd gen
 
 Fosil yakıtların erişilebilirlik, enerji verimi ve ucuzluk avantajları dolayısıyla 2012 yılına geldiğimizde bile Hybrid denen araçların geliştirilmesine devam ediliyor. Kısa ve orta vadedeki ekonomik veriler ve enerji piyasası göz önüne alındığında, yeni Hybrid modelleri en az 10 yıl daha görmeye devam edeceğiz. 
 Peki yaklaşık 15 yıldır hayatımızda olan ve yollarda her yıl bir çok yeni modelini gördüğümüz Hybrid'ler nedir? Ne kadar çevrecidirler? Elektrikli otomobil rüyasını gerçekleştirme yolunda kilometre taşı mıdırlar?

 Hybrid sıfatını almış bir otomobilde iki adet güç sağlayıcı bulunur; bir içten yanmalı motor ve bir de bataryalardan aldığı enerjiyi kullanan elektrik motoru/motorları.
 Hybrid modeller ilk çıktıklarında araca aktardıkları güç oranı %15-20 elektrik motoru, %75-80 içten yanmalı motor şeklindeydi. Gün geçtikçe gelişen batarya teknolojisi ve özellikle en yüksek kapasiteyi vaad eden Lithium-Ion bataryaların verimliliklerinin artıp, üretim maliyetlerinin azalmasıyla oranlar %30-40 elektrik motoru, %70-60 içten yanmalı motor olarak değişmeye başladı. Günümüz son teknoloji ürünü 250 kg ağırlığında ve 22 kW/h kapasiteye sahip bir Lithium-Ion batarya seti, sizi ortalama 90 km/h süratle ancak 120 km kadar götürebiliyor. 4 silindir-1600 cc lik konvansiyonel bir turbo-dizel motor ise, sizi 60 lt yakıtla 1200 km götürebiliyor. Eğer her iki güç sağlayıcıyı da bir Hybrid otomobilin bünyesinde buluşturursak 10:1 şeklinde bir oran ortaya çıkıyor. Bu da, fosil yakıtların ve henüz en gelişmiş noktasına ulaşmamış batarya teknolojisinin verimliliğinin farkını ortaya koyuyor.



Hybrid otomobilin altyapısı: önde içten yanmalı motor, arkada Li-Ion bataryalar, tekerleklerde/aktarma organlarında elektrik motorları
 Ancak son model Hybrid araçlarda bu oran bu şekilde değildir ve bu oranların değişmesinde başka önemli faktörler vardır;

  KERS(Kinetic Energy Recovery Sytem) yani kinetik enerjinin geri kazanımını sağlayan sistemler, Hybrid araçlarda içten yanmalı motorun sağladığı hareket sonucunda ortaya çıkan kinetik enerjiyi bataryalara şarj eder. Örneğin, ortalama 90 km/h hızda 1 saat boyunca içten yanmalı motorun devrede olduğu yolculuğun ardından, ilave olarak 30 km lik elektrik motoru menzili kazanmış olursunuz. 90 km içten yanmalı motorun menziline karşı, 30 km elektrik motoru menzili; burada oran 3:1.
  Ayrıca Hybrid araçlarda her türlü elektrik/elektronik aksam normal araçlara oranla çok daha az enerji tüketecek şekilde tasarlanır. Araç içi aydınlatmasında kullanılan LED ler bile burada çokça önem kazanır.


2012 Toyota Prius Plug-In consumption display

 Lithium-Ion bataryaların dayanıklılık, stabilite, verimlilik değerleri günden güne gelişiyor ve bunun sonucunda üreticiler daha çok modelde bu bataryaları kullanmaya başlıyorlar. Ayrıca, şarj istasyonlarının sayısının artması, evinizin garajında aracınızı şarj edebileceğiniz sistemlerin geliştirilmesi üzerine Plug-in Hybrid diye isimlendirilen araçlarda önümüzdeki dönemde büyük pazar payına kavuşacak. 

Volvo V60 Plug-in Hybrid 
Volvo V60 Plug-in Hybrid - Household Socket

Plug-in Hybrid'ler sayesinde 1997 yılından beri var olan Hybrid modellerinde olmayan bir özelliğe yer verildi, aracınızdaki mevcut bataryayı, içten yanmalı motorunuzdan haricen, kendiniz istediğiniz zaman doldurabiliyor ve isterseniz içten yanmalı motorunuzu hiç bir zaman aktif etmeden kullanabiliyorsunuz. Bu yenilik sayesinde kullanım alışkanlıklarınıza göre sanki 2 farklı otomobile sahipmişsiniz gibi tercih edebiliyorsunuz. Kısa mesafeli ve yüksek süratlere çıkılmayacak bir şehiriçi yolculuğu için sadece elektrik motorunuzu kullanabilir, uzun mesafeli ve çoğunlukla şehirlerarası otoyolları kullanacağınız bir yolculuk için içten yanmalı motorunuzu devreye alıp, bataryanız elverdiği müddetçe aracınızı sabit süratlerde elektrikli olarak kullanabilirsiniz. İşte 2009-2012 yılları arasında sayılarında büyük bir artış gözlemlenen Plug-in Hybrid modelleri, kullanıcılara sağladıkları bu gibi esneklikler ve avantajlarla daha yüksek satış rakamlarına ulaşacak gibi görünüyorlar.

 2012 yılına geldiğimizde,  içerisinde hiç bir içten yanmalı motor bulundurmayan ve üretimde olan elektrikli otomobilleri sıralarsak; Tesla Roadster, REVAi, Renault Fluence Z.E., Buddy, Mitsubishi i MiEV, Tazzari Zero, Nissan Leaf, Smart ED, Wheego Whip LiFe, Mia electric, BYD e6 ve Bolloré Blue Car.

 Bir çok insanın elektrikli otomobil diye bildiği Chevrolet VOLT, ne yazık ki 1.8l hacminde benzinli bir içten yanmalı motora sahip. Bir çok kullanıcısı içten yanmalı motoru devreye almamak için çok çaba sarf etsede motor çoğu zaman yazılımı gereği devreye giriyor, bu yüzden bu araç tamamen elektrikli araçlar kategorisinden çıkmış oluyor.

Önümüzdeki senelerde Renault grubunun Avrupa pazarı için sunacağı ve aslında hali hazırda Danimarka, İngiltere ve İsrail pazarlarında satışa sunduğu Twizy, Zoe, Kangoo Z.E. gibi tamamen elektrikli ( 0 CO2 emisyonlu) otomobilleri bulunuyor. Binlercesi büyük şirketler tarafından filolar halinde sipariş edilen bu elektrikli araçlar çok yakın zamanda yollarda olacaklar... Onlarla ilgili haberlere, hiç duymadığınız terimlere, alışkanlıklarınızı değiştermeye hazır olun...

Renault Kangoo Z.E. - 2012 International Van of the Year olmuş bir elektrikli ticari araç bile var




Üretimi Oyak Renault, Bursa fabrikasında gerçekleştirilen 2012 model Renault Fluence Z.E. Mart ayından itibaren Türkiye'de de satışa sunulacak


Meric Turkbikmaz © 2012

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder